top of page
aldatmaküçük.jpg

İnsanların varoluş itibarı ile tek eşli olup olmadığı, bu formun günümüz şartlarındaki yaşama uyup uymadığı çok geniş kapsamlı bir tartışma konusudur. Bu tartışmalara çeşitli bilimsel araştırmalarla farklı yanıtlar bulunmuştur. Çift terapisinde bu konu genellikle aldatma veya aldatılma şüphesi yaratan davranışlar görülmesi ile gündeme gelir.

Eşini aldatma davranışı veya eğilimi, bireylerin kendi yaşam hikayeleriyle ilgili olabildiği gibi eşlerinden beklentileri veya ilişkide yaşadıkları hayal kırıklıkları ile ilgili de olabilir. Çocukluk ve gençlik yıllarında bağlanma ve dengeli ilişkiler kurabilme becerisi gelişmemiş yetişkinler, eşleri tüm beklentilerini karşılamasına rağmen aldatmaya eğilimli olabilirler. Sağlıklı bir gelişim sürecini tamamlamış bireyler ise; hamilelik ve yeni bebek dönemlerinde karşılaşılan sorunlar, eşlerinden beklentilerinin karşılanmaması, ilişkinin monotonlaşması, gibi nedenlerle aldatmaya eğilimli hale gelebilirler.

Bunların dışında;  geçmişteki tecrübelerinin etkisiyle aldatma riski yüksek partnerler seçip veya sürekli aldatılma korkusu ile kısıtlayıcı, suçlayıcı ve agresif tutumlar sergileyip bu durumun yaşanmasına sebep olabilir. Hiç kimsenin yaşamı mükemmel değildir, romantik ilişkilerde bile birçok engebe ile karşılaşılır. Tüm bunlar yaşandığında alternatif partner arayışına yönelmek veya aldatılma korkusuyla mutsuz olmak yerine, karşılaşılan zorlukların sağlıklı biçimde üstesinden gelmek hem kişisel gelişim açısından hem de ilişkinin uzun ve tatmin edici olması açısından etkili olacaktır.

Pedagog Marmaris, Psikolog Marmaris, Aile Danışmanı Marmaris

bottom of page